Dün gece bomba hareketler yaptım, paylaşmak istiyorum:
Öncelikle eşimin ısrarlı klima almak ve odaya taktırmak önerisini ” hiç gerek yok, bence sıcaklar geçti ” tavrıyla ve kendime duyduğum mükemmel güvenle reddettim.
Sonra odada Mete’yi uyutmaya gittiğimde bir güzel uyuyakaldım. Gece kan ter içinde uyanıp anladım ki bizim oda ile sauna arasında fark yok. Eşimin daha serin olan ve Metoşun da içinde uyuyabildiği oyunparkının olduğu odaya taşınma önerisini ” Ben böyle iyiyim ” deyip reddettim. Sonraki 5 dakika içinde de bu karardan cayıp topluca oda değişimi yaptık.
Ama gecenin en bomba olayı şöyle gelişti. Hafif serinlik oldu ve Mete’nin üstünü örtmem lazım, kalktım ince pikenin ucunu karanlıkta buldum çekiyorum çekiyorum park yatağın yastıkla kapattığım açıklığına takılmış bir türlü gelmiyor. Biraz daha uğraştıktan sonra pikeyi kurtardım ve itina ile Mete’nin üstüne örttüm. Yani en azından öyle zannettim. Biraz da kolu bacağı üşümüş mü diyerek ellemeye kalktım ki o da ne Mete yok, ben bizim oğlan diye yastığını sarıp sarmalamışım. Yahu oğlan nerede; gözlükleri bulup takamadığım için neredeyse parkın içine giricem ki gariban oğlum demin pikeyi zar zor kurtardığım yerde kafası park içinde gövde dışarıda hala uyukluyor. Kafamdan aşağı kaynar sular indi valla. Çocuk gömülmüş yastıkların arasına, uykusu da aynen devam. Aldım yatağa koydum tabi, sabaha kadar sıcak yüzünden değil ama korkumdan uyuyamadım. Ve kocaya verilecek sabahki ilk görev ” Klima alalım bari” deyip önceden söylediklerimi yuttum.
Sonuç: Arada bir koca sözü dinlenmeli, yataklarda güvenlik önlemlerine azami dikkat edilmeli.